Biliyor musunuz, bazı şeyler vardır sonsuza kadar sürer, aslı olmasa sureti devam etse bile. Bazı şeyler vardır gecenin zifiri karanlığında bile beyazlığını asla kaybetmez, zemherinin kışında bile sımsıcaktır...

            Bu bir düşünce olabilir, bir duygu, bir nesne olabilir, bir şarkı olabilir; "Gülyanaklı"nız, bahçenizdeki "Koca Çınar"ınız, "Miras"ınız, "Zeyno"nuz... Eğer bu sevdaya yakalanmışsanız bir kere, ömür boyu bu sevdanın zindanlarında tutsaklığınızın bitmesini istemezsiniz. Bu bir şarkı da olabilir, şarkıcı da...

            İşte Coskun Demir de, şarkıları da böyle benim için. Bu sevda nerede başladı, tabiiki çocukluğumda. O zamanlar severek dinlediğimiz şarkılar vardı ki, çok sevdiğimiz halde pek çoğunu hatırlayamayız. Ama bir "Gülyanaklım"ı, "Kim O"yu, "Hele Hele"yi, "Koca Çınar"ı, "Miras"ı, "Sevgi Kuşun Kanadında"yı, "Sıla"yı hatırlamamak imkansız gibi geliyor bana.

            Aramızda sıra sıra sıralı dağlar ama,
            Birgün yolun bizim köye düşerse,
            Bir yol eğde başını,
            Dinle arkadaşını,
            Zeynooooo...
            Sevgi ne yerin dibinde,
            Sevgi ne göğün yüzünde,
            Sevgi kuşun kanadında,
            Sevgi başucumda...
            Sevgi belki de bir çınar'ın dalında,
            Bir gemide,
            Akşamlarda, akşam sefalarında,
            Veya şarkılarda,
            Belki de sadece sevdanın zindanlarında.

            Aslında nerede olursa olsun, işte burada, yüreğimizde, yüreğimizin zindanlarında... Zeyno veya bir başkası beni anladı mı bilemiyorum ama, Coşkun Demir şarkıları dinlediğinizde beni anlayacağınıza eminim...

            KEMAL YAVUZ
            yavuzkemal@yahoo.com


Diğer konuk yazıları :