SİZ PLAĞI KAPAĞI İÇİN ALANLARDAN MISINIZ?
Öyle plaklar vardır ki kapakları ile sizi
çeker. Hiç tanımadığınız halde- hatta ne tür müzik olduğu hakkında en ufak bir
fikriniz bile yokken- bir plağın kapağına vurulup satın alabilirsiniz. Ben özellikle
Betül Atlı, Hümeyra, Yüksel Hassan, Feridun Hürel (bkz. aşağıdaki
Rana Alagöz plak kapağı) ve Nuri Kurtcebe'nin
yaptığı plak kapaklarını beğenirim ve içinde plakları olmasa bile, nerede
görürsem muhakkak alırım. Hatta grafik sanatına hayran oldugum Betül Atlı
ile tanışmak ve bir söyleşi yapmak ta nasip oldu ki bundan ötürü çok memnunum
(Roll Dergisi Eylül 2000, sayı: 9, sayfa: 74).
Eğer müziği ruhumuzun gıdası olması yanında ticari bir meta
olarak da değerlendiriyor isek, onun en özenli ve çekici bir şekilde sunulmasını
beklememizden daha doğal bir şey olamaz. Burada ise sanatçı adı kadar kapak düzeni
veya grafik sanatı da satışı etkileyen öncelikli bir unsurdur. Plağı dinlemek
üzere almamıza rağmen onun görselliği de bizim için önemlidir. Kimi Rus (veya doğu
bloğu ülkelerinin) plaklarının -içinde çok iyi bir müzik olsa bile, hiç bir
albenisi olmayan pek sade dizaynları ve ucuz kağıttan yapılmış soluk kapakları ile-
plak alıcısında hiç bir merak uyandırmadığı bir satıcı tecrübesiyle sabittir
(Kril alfabesini okuyamamak da ayrı bir engel tabii).
O yüzden iyi yapılmış bir kapak resmi neredeyse plaktaki müzik kadar bizi başka
diyarlara götürür, üstelik göze hitap ettiği için çok daha hızlı etkiler.
Arşivimdeki gerek Türk ve gerek yabancı bazı plakları sırf kapağından ötürü
merak edip almışımdır.
Ama size bahsedeceğim plak kapaklarının yukarıda
söylediklerimle hiçbir alakası yok. Yıllardır türk baskısı plaklarda- bir kaç
istisna hariç- ne basım tarihine ilişkin bir bilgi bulabildik, ne de "assolist"in
dışında saz heyeti veya orkestra üyelerine ilişkin bir bilgi. Kim çalmış bu
güzelim şarkıları bilmek mümkün değil. Ama söyleyen kişi kadın ise kapak
allanıp pullanmış, hatta mümkün olduğunca erotik pozlar seçilmiş, örneğin; Gökben,
Gönül Yazar, Suzan Avcı, Gülistan Okan, Serpil Barlas 45'likleri.
Kimi zaman da plaktaki müzikle hiç bir ilgisi olmayan, sadece
"çıplak kadın resmi"nin plağı sattıracağı düşünülerek alakasız
kapaklar seçilmiş. (Bkz : 1- Dramalı Hasan Oyun Ekibi: Yine de veriridim sana/Ay Aman Of,
1 Numara Plakçılık'tan çıkan 2. 45'lik plak, 2- Esin Engin Orkestra ve Korosu: Modern
Fasıl vol.1, Kent 139, 1978) Bunlardan bu topraklarda o kadar çok üretilmiş ki, örnek
bulmakta hiçbir güçlük çekmezsiniz.
Burada resimlerini gördüğümüz diğer bir grup plak kapağında ise daha da ileri
gidilerek, dinleyici şaşkınlığa uğratılmaya çalışılıyor. Atlas Plak'tan
çıkan Behiye Aksoy 45'liğinde Türk Sanat Müziğinin bu önemli
şahsının yanı başında bir gitar resmi dikkatimizi çekiyor. Aklımıza acaba Behiye
Aksoy bu parçalarda gitar mı çalıyordu, yoksa bu plaklar hafif batı müziği
plakları mı sorusu takılıyor. Diğer bir albüm de Sevda Karaca'ya
ait. Yaşar Plakçılık'tan "Beni Düşün" adıyla çıkan bu
LP kapağında ise Sevda Karaca'yı kontrbas çalarken görüyoruz ve tabii ki
düşünmeden edemiyoruz, kendisi bu enstrümanı iyi mi çalardı, yahut bu albümde bu enstrüman için yapılmış parçalar mı yer alıyor? Onu hiç
tanımayan birisi bu albümü klasik müzik plağı diye satın alır mı?
Son olarak ta, Uludağ Plakçılık'ın bir plak kapağına değinmek istiyorum. "Kürk
manto ikramiyeli güzel sesler Uludağ Plaklarında" reklamıyla basılmış bu
plaklar nasıl olur da kürk manto hediyesi vaad eder, o dönem müzik endüstrisinde çok
büyük bir rekabet mi vardı, yoksa firma yaptığı işten emin olmayıp hangisine
ağırlık vereceğini mi bulmaya çalışıyor belli değil.
Tüm bu söylediklerime müzik endüstrisinin bir cilvesi, pazarlama oyunları olarak ta
bakılabilir, ama dinleyiciye ve kendinize bir nebze olsun saygı lütfen.
MERAL ALTINDAL

|