PLAK, KASET VE CD LERDE, "TÜRKÇE TANGOLAR"IMIZ
Plak ve kapağı. Her zaman sanatçıyı heyecanlandırır. Taş plaklardan bugüne
değin gelen albüm kapaklarına kadar bu hep böyledir. Sanatçının doğan
çocuğudur o adeta. Eline alıp okşar ve sever. Çünkü o üretmiş ve meydana
çıkartmıştır. Plağı ve onun güzel elbisesi gibi görünen kapağıyla beraber. Esasen bunlara kapak demek şu an için belki doğru ama eskiden zarf denilirdi. Plağın kılıfıydı ve zarf şeklindeydi. Resmin duruşuna göre yan veya dik olurdu bu zarflar. Bizim şimdi atık kağıt veya yeniden değerlendirilmiş kağıt tarzına uygun kağıtlardan oluşuyordu bu zarflar. Rengi kahveye kaçardı. Tabii ki 1920 lerden 1960 lara kadar olan dönemden bahsetmekteyim. Taş plaklarda plağı daha iyi taşısın yani tartsın diyerek bayağı kalın yapılırdı. Ortasında plak göbek etiketi görülsün diye de yuvarlak bir pencere açılırdı. Taş baskı yapılırdı. Bir köşesinde muhakkak firmanın bir amblemi bulunurdu. Sahibinin sesi ve Odeon plak zarflarında şarkıcının okuduğu şarkıların isimleri yazılıydı. Columbia da ise sadece resmi bulunurdu. Plak resimlerinde erkek sanatçıların ceket, gömlek, gravat şeklinde bir görünüm sergiledikleri ve saçlarını kısa kesip sakal traşlarının da o gün yapıldığı görülmekte. Ve objektife verdikleri pozlarda da bir uysal ve mütebessim sanatçı bakışı mevcut. O devirde Türkiye de ancak üç plak firmasının temsilcilikleri bulunmaktaydı. Sahibinin sesi (His master voice), Odeon ve Columbia. İlk tango plaklarının 1925 lerden itibaren başladığını görürüz. Sahibinin sesi büyük bir firma olarak ilk önce göze çarpmaktaydı. Odeon da ondan aşağı kalmazdı. Bu firmalara daha sonra Columbia eklendi. Ve bu şirketlere plak yapan sanatçılar parmakla gösterilirdi. 1930 larda en ünlü hanım tango solisti Seyyan hanımdı. 40 a yakın plağı vardı. Ve en çok onun kapakları günümüze ulaşmıştır. Demek ki bayağı da satılmış. Seyyah hanım önce Sahibinin Sesi sonra da Odeon plaklarına şarkılar okudu. Onun en büyük rakibi ise yaklaşık 20 plakla Birsen hanımdı. Bu önemli tango solisti de önce Odeon sonra Sahibinin sesi plaklarında söyledi. İlk söylediği Sahibinin sesi'nde Birsen adıyla anılıyordu. Daha sonra soyadı kanunu çıktığından Alan soyadını almış ve Birsen Alan adıyla plaklardaki yerini almıştı. Birsen hanımın Odeon'a okuduğu şarkıların hemen hemen tamamı Türkçe tangolardan oluşuyordu. Özellikle Necip Celal Andel tangoları seslendirirdi. Yıllar, Kimse sevgimi bilmez, Ümit, Ruhların Bülbülü isimli Türkçe tangoların yanı sıra O siyah gözler ve Seversen bana gel isimli yabancı tangoları da seslendirdiği görülmektedir. Plak zarfları nerdeyse bir tarihi yansıtmakta. Taş plakların kapaklarında gördüğümüz bir diğer ünlü sanatçı da Türk tangosunun ilk erkek sesi olan İbrahim Özgürdü. Odeon firmasına söylerdi. Ona ait zarflara çok az ulaşabildim ne yazık ki. Ünlü Mavi Kelebek tangosunun bestecisi olan İbrahim Özgür 1930 ların en önemli erkek tango sesiydi. Her plağı çok satardı. 15-16 tane taş plağı vardı. Fakat ne yazık ki erken ölümü (1959) onun daha fazla plak yapmasını engelledi. Yoksa 45lik devrine de yetişebilir o formatta da plaklar yapabilirdi. Ruhu şad olsun. Onun da plak zarfında çok zarif bir resmini görmekteyiz. Plak zarflarındaki resimler çok gerek duyulmadıkça yenilenmezdi. O zamanlar basım işlerinin yeni yeni olması her halde buna etkendi. Her sanatçının bir resmini veya en fazla iki resmini görebiliyorduk plak zarfında. Tek renk basılıyordu. Kırmızı, siyah, mavi gibi. Türkçe Tangoların en büyük erkek seslerinden Celal İnce ve Şecaattin Tanyerli de plak kapaklarında arz-ı endam eylemekteydiler. Celal İnce Sahibinin Sesinde, Şecaattin Tanyerli de Columbia da plak yapıyorlardı. Celal İnce'yi iki muhtelif kapak resminde görmekteyiz. 1949-1960 arasında Şecaattin Tanyerli değişik fotoğrafıyla yer almakta Columbia plaklarının kapaklarında. Şecaattin Tanyerlinin seslendirdiği ilk plağı olan Necdet Koyutürk tangosu Papatya 20.000 tirajla devrin en büyük satışını gerçekleştirdi. Ve satış rekorları kırdı. Bu büyük ün Şecaattin Tanyerlinin plak kapaklarının birden fazla olmasını sağladı. Taş plak zarflarında Tanyerli'nin 5-6 çeşit fotoğrafı görülmekte. Celal İnce'nin Birleşik Amerika'ya göçü ile bu alandan çekilmesi onunda 45 lik plak yapamamasına sebep oldu. Gerçi bir tane 45 devirli plağı çıkartılmış ama o da taş plak devrinde yaptığı plaktan dönüştürülmüş 45 liğe.
Taş plak zarflarında birer resmi ve plağıyla yer alan diğer iki solist de Yaşar
Güvenir ve Necla İz dir. Her ikisi de yalnızca bir taş plak yaptılar. Yaşar
Güvenir, Fehmi Ege tangolarını seslendirirken, Necla İz'in de Necdet Koyutürk
tangolarını seslendirdiği görülmekte. Necla İz Herses plaklarına okumuş ve
resminin altında sevimli Şantöz (Şarkıcı) ifadesi yer almakta. Bu arada Zehra
Eren'in 1950 li yıllarda Ankara radyosunda Türkçe tangolar söylediği bilinir.
Ama Zehra Eren'in hiç plağı olmamıştır. Bu sebeple onun ile ilgili bir plağın
kapağı yok ve ne yazık ki bir isim bir resim göremiyoruz. 1960 lardan sonra taş plak devri bitti. Ve 45 lik ufak ebatta plastik plaklara geçildi. Yine her iki tarafında çoğunlukla birer den iki şarkı bazen nadir de olsa üç-dört şarkı yer almakta olan plaklardı bunlar. Bu zarflardaki yenilik kağıdın birinci hamur veya daha sonraları kuşe kağıdı olmasıydı. 1970 sonlarına kadar 45lik saltanatı devam etti. Neredeyse 20 yıl. Baskının da gelişmesiyle çok güzel plak kapakları üretildi. Açılan kapaklar, birkaç kanatlı kapaklar gibi. 45 lik plak devrinin en önemli özelliği ise sanatçıların renkli resimlerinin kapakta yer almasıydı. Ofset baskı tekniğine geçilmişti. Parlak ve cıvıl cıvıl çekici kapaklar yapılmaktaydı. O devrin tek tango solisti Şecaattin Tanyerliydi. Şecaattin Tanyerli 15 i aşkı 45 devir plak yaptı. Ve bir tane ofset kapağı vardı. Philips plaklarından yayınlanan. Arkasında Philips plaklarına okuduğu plaklar ve şarkı isimleri bulunuyordu. Şecaattin Tanyerli bu devirde yalnızca Necdet Koyutürk ve Fehmi Ege tangolarına yer verdi plaklarında. Necdet Koyutürk'ün aranjmanları ve orkestrasıyla hazırladığı plaklarda Necdet Koyutürk repertuarı ve eserlerini Fehmi Ege ile çalıştığında ise de Fehmi beyin eserlerini plağın her iki yüzüne okurdu. İki besteci bu yüzden aynı plak içinde Şecaattin Tanyerli ile birlikte olamazlardı.
1970 lerin başlarında Esin Engin çıktı. 1972 - 1973 yılıydı.
Yonca plaktan çıkarttığı 3 şarkılık 45 lik plakta Necdet Koyutürk'ün Papatya,
Fehmi Ege'nin Emelim ve En son hatıra tangolarına yer verdi. Bu plak çok sattı
ve iki değişik kapak yapıldı. Birincisinde şarkı isimlerinin küçük şekilde,
ikincisinde ise bayağı büyük puntolarla yazıldığı görülmekteydi. Plak devri Long
Play denen yaklaşık her yüzü 23 dakika çalabilen plaklarla sonlandı. 33 devirdi
bu plakların hızı. Tango Long Play'i olarak bu devirde dört plak yayımlandı
ikisi Şecaattin Tanyerlinin Ölmeyen Tangolar adını taşıyordu. Diskotür plak
adına hazırlanmıştı. LP kapaklarına firma Şecaattin beyin resmini değil Gül
resmi koymayı tercih etti nedense. İlk LP mavi, ikincisi ise kahverengiydi. Daha
sonra bu iki LP bir CD de toparlandı kapağına tango dansı yapan bir çiftin el
çizmesi resmi kondu.
ERDENER KOYUTÜRK |